Bilhassa şu Süfyanî ifsadın dayandığı mimsiz medeniyetin daima değiştirilip israfa sokan ve heva ve hevesi kabartıp insanları çılgına çeviren moda ve fantaziyelerinin aile yuvasına girmekle yaptğı tahribattan ikaz eden Bediüzzaman Hazretleri bir eserinde şöyle der:
«Şimdiki terbiye-i medeniye perdesi altındaki hayvancasına muvakkat bir refakatten([33]) sonra ebedî bir mufarakate([34]) mâruz kalan o aile hayatı, esasıyla bozuluyor.
Hem Risale-i Nur’un bir cüz’ünde denilmiş ki: Bahtiyardır o adam ki, refika-i ebediyesini kaybetmemek için saliha zevcesini([35]) taklit eder, o da salih olur. Hem bahtiyardır o kadın ki, kocasını mütedeyyin([36]) görür, ebedî dostunu ve arkadaşını kaybetmemek için o da tam mütedeyyin olur, saadet-i dünyeviyesi içinde saadet-i uhreviyesini kazanır. Bedbahttır o adam ki, sefahete girmiş zevcesine ittibâ eder, vazgeçirmeye çalışmaz, kendisi de iştirak eder. Bedbahttır o kadın ki, zevcinin fıskına([37]) bakar, onu başka bir surette taklit eder. Veyl([38]) o zevc ve zevceye ki, birbirini ateşe atmakta yardım eder. Yani, medeniyet fantaziyelerine birbirini teşvik eder.
İşte, Risale-i Nur’un bu mealdeki cümlelerinin mânâsı budur ki: Bu zamanda aile hayatının ve dünyevî ve uhrevî saadetinin ve kadınlarda ulvî seciyelerin([39]) inkişafının sebebi, yalnız daire-i şeriattaki âdâb-ı İslâmiyetle olabilir.» (Lem’alar sh: 202)
«Demek onlar daire-i terbiye-i İslâmiye içinde mes’ut bir aile hayatını geçirmeye mahsus bir nevi mübarek mahlûkturlar. Bu mübarekleri ifsad eden komiteler kahrolsunlar! ALLAH, bu hemşirelerimi de bu serserilerin şerlerinden muhafaza eylesin. Âmin.» (Lem’alar sh: 203)
Bütün bu beyan, ikaz ve dersler, gizli cerayan olup sinsice ifsad eden Süfyaniyetin, cemiyetin her sahasında görülen ifsadata karşı yapılan ikazlardan az bir kısmıdır.
[33] geçici bir arkadaşlıktan, beraberlikten
[34] ayrılığa
[35] dindar hanımını
[36] dinine bağlı, dindar
[37] kocasının günahlarına
[38] yazık
[39] yüksek huyların, ahlâkın